Her kenevir türü aynı değildir! Endüstriyel kenevir farklıdır.
Halen kafanızda soruların olabileceğini biliyoruz. Şimdi, tüm karmaşaları gidereceğiz. İlk olarak, evet kenevirin (Cannabis) uyuşturucu etkisi vardır. Halk dilinde kendir, esrar, ot, hint keneviri veya “marihuana” olarak bilinir. Geçmişte yaratılan politik yanlış algılar sebebiyle endüstriyel kenevir, uyuşturucu etkisi olan esrar ile aynı familyadan (Cannabaceae) geldiği için ünvanı kötülenmiştir.
Ancak, bu bitkinin tamamının bu etkiyi sağladığını söyleyemeyiz. Çünkü esrarın ana maddesi olan tetrahidrokannabinol (yani THC) sadece, bitkinin meyveleri de diyebileceğimiz çiçek ve tohum yataklarının etrafındaki yapraklarda bulunur. Genelde erkek bitki fazla çiçek vermediğinden, dişi bitkiler esrar yapımında kullanılır.
Günümüzde bir çok ülke tıbbi kullanım amacıyla esrarı ve kenevir ekimini yasallaştırmıştır. Buna ek olarak ise, endüstriyel amaçla ekilen kenevir bitkisinde THC oranı %0.3’ten daha azdır. Bu da herhangi bir uyuşturucu etkisinin olamayacağını söylemektedir. Kenevir bitkisinin içinde CBD (Cannabidiol) adında bir başka kimyasal madde daha bulunur. THC’nin aksine CBD psikoaktif bir madde değildir ve tıbbi olarak çok önemli tedavilerde kullanılabilmektedir.
Yıllar boyunca aklımızda -bizim de dahil- “kenevir sadece uyuşturucudur!” algısı vardı. Hatta kenevir yaprağının logosunun kıyafetlerde kullanılmasının bile yasak olduğunu sanıyorduk. Yaptığımız araştırmalar bize sadece tek bir kötü yanı sayesinde, nasıl devletler tarafından kolaylıkla manipüle edilerek yasaklanabileceğini gösterdi. Eğer senin de duyduğunda ilk aklına gelen buysa, yıllardır süren bu politik doğruculuğa maruz kalmışsın demektir.
Bir bitki düşünün etrafınızda gördüğünüz her türlü plastik yerine kullanılabilir. Kağıt yapımı için ağaçların kesilmesini önleyebilir. Size en dayanıklı ve uzun ömürlü kıyafetleri yapmanıza olanak sağlayabilir. Dünyadaki en yüksek protein oranlarından birine sahip tohumlarıyla sizi besleyebilir. Yaşadığınız evleri depreme daha dayanıklı bir hale getirebilir. Hastalandığınızda iyileştirebilir. Adını bile bilmediğiniz kimyasal ilaçların bir çoğunun yerini alabilir. Evet, gerçekten bunların hepsini yapabilir.
Peki, kenevirin insanlık tarihinde ne kadar önemli bir rol oynadığını biliyor musun?
Yüz yıllar boyunca bu bitkiyi, insanlar türlü ihtiyaçlarını gidermek için yetiştirmeye devam etti. Bilinçli olarak, daha güçlü ve daha iyi lifler elde edebilmek amacıyla sürekli yeni genetikler ürettiler. Bu sayede endüstriyel kenevirin içindeki psikoaktif kimyasalların oranını düşürmeyi başardılar. Böylelikle Cannabis Sativa, Cannabis Indica ve Cannabis Rudelasis olmak üzere 3 çeşit tür ortaya çıkmış oldu.
Arkeolojik araştırmalar kenevirin (Cannabis Sativa L.) ilk olarak Çin'de bulunduğunu, daha sonra ipek yoluyla birlikte Orta Asya ve Akdeniz ülkelerine yayıldığını söylüyor. Hatta M.S. 100'de Çin, kağıt yapımında keneviri kullanan ilk ülkedir. Şu an bile dünyada kesilen ağaçların durdurulmasında çok büyük bir rol oynayabilir. Çünkü 4-5 metre gibi uzunluklara sadece 120 günde ulaşabilen bir bitkidir bu.
"Ticaret olmadan insanlık tarihini anlatamazsınız ve gemiler olmadan ticareti anlatamazsınız. Kenevir olmadan da gemileri anlatamazsınız. Çünkü kenevir okyanusları geçmeyi mümkün kılan tek bitkidir."
Steffen Geyer - Berlin Kenevir Müzesi Müdürü
Denizciler çok güçlü ve dayanıklı olduğu için halat ve yelkenlerinde keneviri kullanmışlar. Pamuktan yapılan yelkenler tuzlu suya dayanamayıp parçalandığı için tercih edilmemiş. Protein açısından zengin olan tohumları ise her zaman yanlarında taşımışlar. Özellikle gittikleri yerlerde ticaretini yaparak dünyaya yayılmasını da kolaylaştırmışlar. Tüm dünya devletleri binlerce yıl kenevirin faydalarından yararlanmış. Hatta 1533 yılında, İngiltere Kralı Henry VII çiftçilere kenevir ekmezlerse cezalandırılacaklarını emretmiş.
Kenevir lifinin kullanımı, pamuktan çok daha eski zamanlara dayanıyor olması bir yana, sadece dünya tarihi değil Türk tarihinde de geniş bir öneme sahiptir. Osmanlı döneminde, o zamanlar "Kendir" olarak adlandırılan kenevir, çoğunlukla Karadeniz bölgesinde yetiştirilirmiş. [1] Kanuni Sultan Süleyman devrinde donanmaların ip, urgan, halat ve kumaş ihtiyaçları için en önemli hammaddelerden biri olarak kabul edilirmiş. Ayrıca ressamların yıllarca Kanvas tual kullandıklarını ve ilk kot pantolonun da kenevirden yapıldığını söylememiz gerekiyor. Canvas kelimesi ise "kenevir dokuma" ürünlerine verilen addır.
Doğanın insanlığa hediyesi olan ve 10.000 yıldan fazla tarihi olan bu bitki neden yıllardır yasaktı?
Bilinen tarihi M.Ö. 8000 yıllarına kadar dayanan bu mucizevi bitki 1970'li yıllara kadar insanlar tarafından ekilip çeşitli amaçlarla kullanılıyordu. [2] Amerika Birleşik Devleti'nin ani bir kararla ülke genelinde kenevir ekimini yasaklayarak, "kenevirin çok tehlikeli 1. sınıf bir uyuşturucu olduğu" algısını yaymasıyla birlikte tüm dünyada ve Türkiye'de ekimi durma noktasına geldi. Bunu yaparken bitkinin diğer çeşitleriyle arasında hiçbir ayrım yapmadılar.
Yıllar boyunca bu kötü algıdan kurtulamayan kenevir sektörü gelişemedi ve yatırımcılar tarafından hiçbir destek alamadı. Bunun yerine aslında çevre dostu kenevirden yapılabilecek her şey sentetik bir şekilde yapılmaya başlandı. Pamuk üretimine öncelik verildi. Bununla birlikte ilaç sektörüne büyük yatırımlar yapıldı. Bu durumdan büyük şirketler önemli kazançlar sağlarken, dünyaya verdikleri zararı hiç düşünmediler. Pamuk ve kenevirin karşılaştırılmasını ele aldığımız yazıyı buradan okuyabilirsiniz.
Şimdi ise, bitkisel ürünlerin son yıllarda sürdürülebilir ve doğal olarak üretilen ürünler olarak kabul edilmesiyle birlikte, eski çağlarda kullanılan bazı bitkiler yeniden keşfedilmeye başlandı. Bu bitkilerden biri de tabii ki Kenevir’ dir ve günümüzde bilinen 50.000’den fazla kullanım alanı bulunmaktadır. Kenevir bitkisi üzerinde yapılan araştırmalar sürerken, Hemply's ailesi olarak tekstil sektöründe doğal ve sürdürülebilir bir çözüm seçeneği olarak sahip olduğu potansiyele kavuşturulmasına odaklanacağız.
Bizi sosyal medya hesaplarımız üzerinden takip etmeyi unutma!